Hangi Winx Club Perisisin?

Bu parıltı da ne böyle? Gözlerim kamaştı adeta seni görünce! Stella'ya niçin bu kadar benzediğini daha seni görür görmez anladım. Enerjin "Ben buradayım!" diyor bir kere! Güzelliğinin farkındasın, sende bir şeytan tüyü var. Bir ortama girdin mi hemen fark ediliyorsun, tüm dikkatler üstünde oluyor. Hem mükemmel giyim zevkinden hem o neşe dolu tavırlarından hem de özgüveninden dolayı kendine hayran bırakamayacağın kişi yok. Gösterişi ve şatafatı seviyorsun. Alışveriş yapmak seni çok mutlu ediyor. Güzel ve estetik olan her şey hoşuna gidiyor. Aşk deyince akan sular duruyor! Karşındaki için her şeyi yapacak kadar sevebiliyorsun o kişiyi. Her daim olaylara pozitif yandan bakabiliyorsun. Ve konu konuşmak olduğunda senden daha iyisi yok. Tabii her güzelin bir kusuru vardır. Seninki de egon. Bazen bencil düşüncelere kapılabiliyorsun. Bazen de kendini çok fazla övüyorsun. Evet harikasın ama biraz daha mütevazı olmayı deneyebilirsin!

Senin içinde tıpkı Bloom gibi durdurulamaz bir ateş var! Bu ateş tüm çevreni sarıyor. O yüzden seni üzmek isteyenler yalnızca yandıklarıyla kalıyor. Zaman zaman kendine güvenemesen ve gücünün farkında olamasan da güzel dostlar biriktirmişsin. Onlar sana bunu sık sık hatırlatıyor. Bu güzel dostları da tabii ki dürüstlüğün, cömertliğin ve asilliğin ile kazandın. Çevrendeki insanlara ve ilişkilerine çok önem veriyorsun. Her şeye karşı çocuksu bir heyecanın var. Bilgiye aç bir yapın var. Özgürlüğüne çok düşkünsün. Doğuştan lider ruhlusun. Cesursun ama bazen bu cesurluğun düşüncesizce hareket etmene sebep oluyor. Ve bazen sırf inadından dolayı yanlış şeyler yapıyorsun. Bela mıknatısı gibi kendine sorunları çekiyorsun. Halbuki biraz daha soğukkanlı olursan halledemeyeceğin sorun yok. Biraz daha sabırlı olmayı deneyebilirsin. Yine de çevrendekiler seni bu ataklığınla seviyor!

Bahar mı geldi ne? Gözüm gönlüm çiçeklendi seni görünce! Flora'ya o kadar çok benziyorsun ki... Bir kere sen sahiden tatlı ve nahif bir insansın. Senin gibiler çok çok az kaldı. Fedakar birisin, karşındakine gerçekten değer verir ve onun mutlu olması için her şeyi yaparsın. Oldukça yardımseversin, dostlarının her daim yanındasın. Büyük değişikliklerden hoşlanmazsın. İnsanlara hep şefkat ve sabırla yaklaşırsın. Onları kırmaktan korkarsın. Karşındakine saf bir sevgiyle bağlanırsın. Olgun ve sorumluluk sahibisin. Bir işi her zaman en iyi şekilde ve layığıyla yapmak istersin. Çalışkansın ama aşırı hırslı değilsin. İlişkilerini ayakta tutmasını çok iyi biliyorsun. Tek sorun ilişkiye nasıl başlayacağın konusundaki çekingenliğin. O kadar duyarlı ve duygusal bir insansın ki bu bazen seni biraz utangaç hâle getirebiliyor. Ama bir ilişki kurduğunda onlarla aranda derin bir bağ oluşuyor. Herkesin senin gibi bir dostu olmalı!

Sen çok güzel bir insansın da değerin bilinmiyor. Tıpkı Miusa gibi! Kimi zaman çok neşeli oluyorsun kimi zaman çok karamsar. Kimi zaman capcanlı oluyorsun kimi zaman köşene çekilmiş sessizlik içinde. Seni bir ağaç dibinde yalnız başına müzik dinlerken görmemiz çok olası. Çünkü hayatın müzikle adeta bütünleşmiş. Yaşamının her ânında arkada melodiler çalıyor. Aklında hep hayaller uçuşuyor. Derin bir insansın. Aslında bu içine kapanıklığın seni iyi bir gözlemci de yapıyor. İnsanlarla empati kurabiliyorsun. Hassas bir yapın olsa da bunu alaycı tavrınla kapatmaya çalışıyorsun. Dışarıdan umursamaz gözükebiliyorsun ama içinde minnoş bir kedi var. Tabii bu kedinin ne zaman tırmalayacağı da belli olmuyor. Kimi zaman öfkeyle ani çıkışlar yapabiliyorsun ve karşındakini kırabiliyorsun. Yaşadığın duygusal şeyler seni biraz şefkat arayışına yönlendirmiş ve bu yüzden yanlış limanlara yelken açabiliyorsun. Sonra da üzüldüğünle kalıyorsun. O güzel sevgini biraz da hak eden ve seni üzmeyecek kişilere ver. Seni zehirleyecek insanlar bırak senden uzak dursun!

İnsan biraz yorulur, bir dinleneyim der! Ama yok, senin dur durağın yok. Tıpkı Layla gibi! Çevik bir yapıya sahipsin, güçlüsün. Elbette bunu spora verdiğin öneme borçlusun. Dinç bir yapıya sahipsin, çalışmayı seviyorsun. Disiplinli birisin. Ama baskılardan hiç hoşlanmıyorsun. Baskılandığın yerden hemen kaçmak istiyorsun. Çünkü her daim kendin olmalısın! Bu benmerkezciliğin bazen seni çok gururlu bir hâle getiriyor. Kibirli olabiliyorsun ama yine de her daim hoşgörülü olmaya çalışıyorsun. Kararlı bir insansın. Bir şeyi kafana koydun mu yaparsın. Hatta bazen o kadar kararlısın ki bu yüzden olaylara tek bir perspektiften bakabiliyor ve olayın diğer boyutlarını kaçırabiliyorsun. Yeni düşüncelere ve değişime biraz daha açık olmalısın. Biraz duygusal ve içine kapanık bir yapın var. Sıcakkanlı olsan da bazen ne düşündüğün ve hissettiğin okunamıyor. Gizemli bir tarafın da var. Dolayısıyla kimi zaman kendini yalnız hissedebiliyorsun. Ama çevrende güzel dostların var biraz daha olumlu yanlara odaklan!

Soğuk rüzgârlar esiyor gelen de kim? Gelen Tecna olmadığına göre sen olmalısın! Dışarıdan mesafeli göründüğünü sanırım sen de kabul ediyorsundur. Ama yakın çevrenin de bildiği üzere için gayet tatlış! Bir kere sen çok mantıklı bir insansın. Her olaya, her probleme soğukkanlılıkla yaklaşabiliyor ve kolayca bir çözüm yolu bulabiliyorsun. Bu da pratik zekanın bir göstergesi. Kimi zaman çok fazla eleştirel olup insanlara karışsan da her zaman onların iyiliğini istiyorsun. Bilmediğin şey yok! Araştırmayı, öğrenmeyi çok seviyorsun. Bilim alanına ayrı bir ilgin var. Teknoloji bağımlısısın desek yeridir. Oyun oynamayı sevdiğin de belli oluyor. Duygularından çok mantığına kulak veriyorsun. Dolayısıyla bu seni duygusal ilişkilerde biraz geri planda bırakabiliyor. Yahut yanlış anlaşılmalar yaşayabiliyorsun. Ama kafanın uyuştuğu insanlarla çok iyi anlaşıyorsun. Kimi zaman empati kurmakta güçlük çekebiliyorsun. Yine de çevren akıl danışmak için mutlaka sana uğruyor. Aslında duygularını birazcık daha belli etmeye çalışsan sanırım pek bir zararı olmaz ha ne dersin?