Sigmund Freud pek çok bilim insanına göre psikoloji biliminin en büyük ve neredeyse en çok konuşulan ismi. Psikoloji bilimi içerisinde durduğu yer, genel geçer kurallara rest çeken fikirleri, insan psikolojisine baktığı pencerelerin çok farklı ve kendine has olması Sigmund Freud’u ölümsüz kılmaya devam ediyor. Psikoloji bilimiyle ilgilenen her insan illaki bir kıyısından Freud’u tanımış ve bazı fikirleri ile karşılaşmıştır. Tabii ki Freud’u bu kadar değerli kılan şey de psikoloji biliminin alt dallarından olan psikanaliz biliminin kurucusu olmasıdır.
Doğumu ve hayatı:
Sigmund Freud, 6 Mayıs 1856 yılında Avusturya'da bir Yahudi ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Yıllar sonrasında bu gen, onun hayatını farklı yönlere götürdü. Ömrünün birçok yılını Viyana'da geçiren Sigmund Freud, öğrenim hayatını da Viyana'da geçirerek Viyana Üniversitesi'den tıp doktoru olarak mezun oldu. Daha sonrasında çalışmalarını psikoloji bilimi üzerine yoğunlaştırdı. 1886 yılında klinik çalışmalarına başlayan Sigmund Freud, Viyana şehrinde adını sıklıkla duyurmaya başladı. O dönemde başlayan Nazi ırkçılığından o da taşıdığı gen yüzünden nasibini almıştı.
1938 yılında, ömrünün en devinimli yıllarını geçirdiği Viyana'dan kaçmak zorunda kaldı. O sırada İngiltere'ye sürgüne gittiğinde kendisini bu sefer de ölüm yakaladı ve 1939 yılında İngiltere'de hayatını kaybetti. Geriye psikoloji alanında yarattığı büyük devrimler, tartışmalı fikirler ve büyük bir külliyat kaldı. Psikoloji bilimi onunla ve ondan sonra hızla büyümeye ve gelişmeye başladı. Kendisi birçok ismi psikoloji alanında etkilemiş ve yön vermiştir. Kimi insanlar Freud'a karşı tezler üretmek için büyük çalışmalar vermiş, bu çalışmalar da psikoloji alanında yeni kapıların açılmasına vesile olmuştur.
Psikolojinin temel yapı taşı Freud!
Sigmund Freud'un kitaplar yazılacak kadar farklı ve kendisine has fikirleri vardır. Zaten adına ve fikirlerine kitaplar yazılmış ender insanlardan birisi olmuştur. Burada saymakla bitmeyecek çalışmalarına birkaç örnek verelim. İnsanlık tarihinde büyük bir yer tutan cinsellik konusuna bambaşka bir pencere tutan Sigmund Freud, cinsellik konusuna yeni bir tanım getirirken özellikle çocukluk sürecini buna dahil etti. Psikoloji alanında oldukça fazla bilinen Oidipus kompleksi kavramını duyurdu.
Oidipus kompleksi ise karşı cins ebeveyne duyulan istek, sahiplenme fantezisidir. Bu konu, tanımından da anlaşılacağı üzere dünyada birçok bilim insanını tartışmaya ve Freud hakkında fikir çatışmalarının üretilmesine sürükledi. Freud'un en büyük çalışmalarından biri de rüyalara bakış açısı. Rüyaları arzularımızın tatmin edilme yeri olarak kabul etti ve bu fikri de psikoloji bilimine tartışmaya sundu. Bu fikirler gibi yeni ve tartışmalı fikirleri ile hala psikoloji tartışmaları arasında yerini korumaya devam ediyor. Sigmund Freud'un yayınlanan bazı başlıca kitapları şunlardır: Cinsellik Üzerine, Günlük Yaşamın Psikopatolojisi, Rüyaların Yorumu, Ben ve O, Totem ve Tabu gibi eserleri hala okunmaya ve tartışılmaya devam ediyor.
0 Yorum