Evrende her şey enerjiden oluşur ve enerji her zaman bir dönüşüm içerisindedir. Tam bu noktada çekim yasası da evrenin en temel yasasıdır. Makro düzeyde gezegenler, yıldızlar birbirini çekerken mikro düzeyde ise atom çekirdeği elektronlara çekim kuvveti uygulayarak atomun dağılmadan bir arada kalmasına sebep olur. Tüm evrenin temeli çekim yasasıdır.
Basit bir ifadeyle açıklayacak olursak çekim yasası; benzer enerjilerin, dalgaların, frekansların kendilerine benzeyenleri çekmesidir. Evrende hiçbir şey kaybolmaz, yok olmaz. Düşüncelerimizin yaydığı titreşimler belli bir noktada enerji haline gelir ve evrenin bir köşesinden dönüp forma dönüşerek bize geri döner.
İşleyişi kolay olmasına rağmen peki neden insanlar bu yasayı kullanamıyor?
Aslında bilinçli ya da bilinçsiz olarak her düşüncemizde çekim yasasını işletiyoruz. Çekim yasası bize hiçbir şey vadetmez veya bir an olsun duraksamaz. Çekim yasası der ki ne düşünürsen ve ne isen onu çekersin. Çekim yasası, olumlu veya olumsuz düşüncelerimiz arasındaki farkı anlamaz. Biz ne verirsek onu dönüştürüp bize getirir. İstemenin dışında da istediğin şeyin enerjisine dönüşmek gerekir. Unutmayın: “Benzer benzeri çeker.”
[zombify_post]
2 Yorum
Yorumlar kapalı